4 Temmuz 2012 Çarşamba

Zaman Su Olmuş

Zaman ne büyük girdap, öyle hızlı akıp geçiyor ki, daha dün neydik bugün ne olduk. Her anı hızlı anlamsız geçmeye başladı ki hayatımda zevk almaz oldum. Hele son zamanlarda hayatım o kadar zor ve ağlamaklı geçiyor ki hiç anlamıyorum geçen günleri. Bazen öyle anlar var ki ben neden böyleyim, neden diye isyanlara girmekten öyle korkuyorum ki, su olmak bazen gidip dönmemek istiyorum. Zaman yolcusu ve karısı zamanın geçtiğini ölümle tanıdılar, ölümsüzlüğün ise yaşlı bir kadın olduğunda ise zamanın bir mucizesini gördü. Ben ne zaman bir mucize göreceğim dediğim gün hayat bana kötü bir oyun oynuyor. Dünya çok zor ve kurtların çok olduğu bir sofra oldu. Kimden ne geleceği hiç belli olmuyor. ben son zamanlarda hayatın bana kötü bir oyun oynadığını gördüm, artık zamanı değil anı yaşamak boş vermişlik için yaşamak istiyorum. Zaman yolcusunun hikayesi, bir kütüphanede başladı, kötü bir son ile bitti. Adam sevdiği kadını korumak için, hayatının biticeğini bile bile hiç denememiş bir tedavi yöntemini denedi sadece sevdiği taptığı kadın için. Ben bu güzel kitaptan her gün yeni yeni şeyler öğreniyorum, anın en güzel anını yakala ve yaşa, içinden gülmek yada ağlamak olsa da o anı yaşa. İnsan doğar, büyür, okur, evlenir, çocuk sahibi olur, ömrü yeterse torunlarını görür ve ölür. Ölüm hak yaşam da hak o zaman zamanı ve anı yaşamak için yaşa bu dünyada. Zaman be ben geçinip gidiyoruz. Tek umudum sevdiğime olan sevgimin bitmemesidir. Allah insana sevgiyi vermeseydi ne olurdu? yeniden görüşmek üzere, bu sorunun cevabını bulmak için gidiyorum. Saygılarımla.